İşyerinde koronavirüs bulaşması nedeniyle vefat iş kazası sayılır mı?
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nda iş kazası, "işyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen engelli hale getiren olay" olarak tanımlanmaktadır. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu madde 13’te ise bir olayın iş kazası sayılabilmesi için gerekli koşullar sayıldıktan sonra "sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen engelli hale getiren olay "dan söz edilmektedir.
Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 2019 yılında oy çokluğuyla verdiği bir kararda (2018/5018 E., 2019/2931K.), "iş kazası ani bir olay şeklinde ortaya çıkıp, buna bağlı olarak zarar, derhal gerçekleşebileceği gibi, gazdan zehirlenme olayında olduğu şekilde etkileri daha sonra da ortaya çıkabilir. Sonradan oluşan zarar ile olay arasında uygun illiyet bağı bulunması koşuluyla olay iş kazası kabul edilmelidir" denmektedir.
Aynı kararda domuz gribine yakalanan bir işçinin ölümünün iş kazası olduğu yönünde değerlendirme yapılmaktadır. Olay özetle şöyledir: Bir şirkette TIR şoförü olarak çalışan işçi görevli olarak Ukrayna'ya gitmiş; döndükten 2 gün sonra hastaneye başvurduğunda kendisine "akut üst solunum yolu enfeksiyonu, tanımlanmamış" tanısı konmuş; bundan birkaç gün sonra ise hastanede "HİNİ (domuz gribi), pnömoni (zatürre) ve ARDS (akut solumum sıkıntısı sendromu)" tanısıyla tedavi altına alınmış; on gün yoğun bakımda kaldıktan sonra vefat etmiştir.
Yargıtay'ın ilgili kararında şu ifade yer almaktadır: "...işveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle Ukrayna'ya yapılan sefer sırasında bulaştığı yukarıda belirtilen rapor kapsamından anlaşılan HİNİ virüsüne bağlı olarak, daha sonra meydana gelen ölümünün iş kazası olarak kabul edilmesi gerektiği açıktır."
Kaynak: Aydınlık